13 Aralık 2013 Cuma

Mat i Syn

                                               




Alexander Sokurov’un yönettiği Ana ,Baba veOğul üçlemesinin ikincisi olan film yadırgatıcağını şaşırtacağını ve kendi ritmini izleyene kabul ettireciğinin iddasını daha saniyede ekrana gelen 24 karenin ilk karesinde kadrajı yani çerçeveyi bozarak gösterir. Sadece İlk kare değil son karesine kadar sinematik öznenin sınırı olan çerçeveyi bozar ve resim estetiğini sinemaya ikame eder. Resimden ödünç aldığı bu biçim hem filmin tek bir anını tek karesini hemde tüm süresini kapsar. Parçadan bütüne ulaşan bu yapı klasik sanat kuramlarının mualif sinemasal imaj ideolojisinden başka bir şey değildir. Yadırgatıcı bir estetiği olan bu kullanım zamanla estetik felsefesini süperpoze ederek Sokurov daha önce tezahür edilememiş ve karşılaşılmamış (Bu fenomene en çok yaklaşan Da Vinci’nin Mona Lisa başyapıtır. Da vinci kendisinin dişi imgesini yaratarak evrende eşine benzemeyen bir görüntü yaratır) bir gösterge yaratır dişil bilinç. Filmde olan tam olarak budur. Marquise de Sade’nin Juilette romanında söylediği hakikat kırıntısı olan “Tüm erkeklerin dünyadaki nihai amacı kadınların rahatını sağlamaktır” sözünü daha ileri götürür. Hasta annesini taşıyan ona bakan oğul annesinin hasta bilincini tamamlar. Onun ölen şuuru oğlun ataerkil nesnelerle trajik karşılaşmasını sağlayacaktır. Dişil unsurlardan bağlılıktan ve korumadan anlık uzaklaşması durumunda tam tersi iki düşünceyle karşılaşır. Kararlı, sabit, sert, hızlı ve ritimli tren hareketi ve özgür, ferah, sakin, yalnız ve yavaş yelkenli salınımı.  Dişil bilincin öleceği haberi veren bu deneyimler birçok zorunluluğu beraberinde getirir. Artık varoluş zamanıdır. Varolma gizemi bekliyordur oğlu. Sihirli dokunuşlar üretmek zorundadır.


Sokurov'un 68 dakikalık bu zamansız filmi ses kullanımı açısından da takdire şayandır. Sinemada manipülasyon dışında kullanılmayan ses bu filmde adeta kendi başına var olur. İmajın gücü karşında kısa sürede afallamamız biraz bu durumu farketmimizi zorlaştırsada çığlık gibidir bu filmdeki ses efektleri. Bağımsız ve başka bir boyuttan gelen meteorları andırır.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder